HER ZAMAN VE HER YERDE AVALANCHE DİYORUZ!

Dr. Zafer ZEYBEK
8 min readOct 28, 2020

AVAnger oluşumun hikayesi…

Kriptoparalar ekosistemi ile tanışmam ve ilk dönemlerim…

Olan biten gizemli şeylere her zaman ilgi duymuşumdur. Bu tutkum, benim bitcoin ve blockchainden haberdar olmamı sağladı. 2015 yılının sonlarında, ilk bitcoin cüzdanıma sahip oldum ve cpu gücüyle bitcoin madenciliği yaptım. Sadece, ekran kartı kullanarak çeşitli matematiksel bulmacaların çözümü ve bitcoin kazanılması açıkçası bana hep saçma gelmişti. Bitcoinin aşırı zorlanmış ekran kartları ile nasıl bir ödeme aracı olabileceğine dair kafamdaki şüpheler de giderilemedi. Ancak, Satoshi Nakamoto’nun şifreleme mantığı ve finansal özgürlük düşüncelerine hayran olduğum da yadsınamaz bir gerçekti. Daha sonra, Ethereum ve onun aracılığıyla 2017’li yıllarda ERC20 tabanlı ICO’lar devrini yaşadım.

“Hayat bir kutu çikolata gibidir. Asla içinden ne çıkacağını bilemezsin” — Forrest Gump filminden bir alıntı.

Forrest Gump filminden alıntıladığım bu söz, hayatta hep bazı şeylerin yaşanarak öğrenilmesi gerektiğini anlatan güzel bir sözdür. ICO’lar gerçekten de bir kutu çikolata gibiydi. İçinden ne çıkacağını bilmediğim halde, birçok ICO’ya katıldım. Bazıları gerçekten çok lezzetliydi, bazıları ise tam bir hayal kırıklığı… Ethereum ve Bitcoin’in bir ödeme aracı olarak yoğun şekilde kullanıldığı tek dönem her halde ICO’lar dönemiydi demek yanlış olmaz. Bu dönemde, belki de yaptığım en doğru şey bir ICO projesinin nasıl değerlendirilmesi gerektiğini Bitcointalk sayesinde öğrenmem oldu. Bu sayede, büyük zararlara uğramaktan kendimi korumayı başardım. Birçok projede, airdrop ve bounties kovalamayı ve sahip olduğum tokenleri hemen borsada satmayı tercih ettim. Çünkü, birçok proje kendisine inananları inanılmaz zararlara uğratıyordu. Ayrıca, borsalarda listelenen kriptoparalar inanılmaz bir şekilde oynak fiyat hareketliliğine sahipti. Bu büyük riskten dolayı ileriye dönük olarak sadece Bitcoin ve Ethereum’a yatırım yapabiliyordum.

Ekosistemden beklentilerimi sorgulama ve sakin günler…

2018 yılının sonlarına doğru ICO’lar ile fonlanan tokenlerin vadettiği projelerin bir çoğunun bir aldatmaca olduğu ve yatırımcıları soymak amacıyla üretildiği ortaya çıktı. Ekosisteme güvenin çöktüğü günler başlamıştı. Bu günlerde yaptığım en güzel şey Bitcointalk’taki yazışmaları ilk günden itibaren okumaya başlamaktı. Satoshi Nakamoto ve felsefesini anlamaya çalıştım. Aslında tüm çaba, bitcoinin ticarette kullanılan ekonomik krizlere dayanıklı ve devletlerin elinde oyuncak olmayan bir para birimi olarak tasarlanması üzerine kurgulanmıştı. Ancak, gelinen noktada bitcoinin finansal olarak kullanımına hiç rastlamadığım fikri de iyice belirginleşti. Öte yandan, ethereum’un da gittikçe karmaşıklaşan protokol yapısı ile neye hizmet ettiğini anlamaya çalışıyordum. Böylece, bitcoin ve ethereum’un sürdürülebilir yapılar olmadığı fikri kafamda iyice belirginleşmişti. Ayrıca, PoW yapıları nedeniyle ASICS madenciliği ile yapılan inanılmaz enerji tüketimleri çevreci hayat görüşüme de tersti.

Blockchain ve kriptoparalarla ilgili bilgi birikimimi, 2019 yılının ikinci yarısında Kriptobi adlı web sitesinde içerik yazarı olarak aktarmaya başlamıştım. Artık, kripto projeleriyle ilgili daha fazla araştırma yapabiliyordum.

Avalanche’lı günlerim başladı ve beklentilerim değişti…

“Bir kitap okudum ve tüm hayatım değişti”- Orhan Pamuk’un Yeni Hayat romanından bir alıntı.

Nobel ödüllü Türk romancı Orhan Pamuk, Yeni Hayat adlı romanının giriş cümlesinde bir kitap okumakla tüm hayatın değişmesinden söz eder. Ben bu konuyla ilgili bir kitap okumadım, ancak Emin Gün Sirer ve fikirlerinden bahseden ilk yazıyı bir haber sitesinde okuduğumu hatırlıyorum. O zamanki adıyla AVA projesi hemen ilgimi cezbetmeyi başarmıştı. Çünkü, ilk kez birileri mevcut blockchain sisteminin yetersizliğinden bahsediyor ve bitcoin ile ethereum’un bir finans aracı olarak kullanılamayacağından bahsediyordu. İlk işim, o zamana kadar adını dahi duymadığım Emin Gün Sirer’in kim olduğunu araştırmak oldu. Dünyada blockchain ve kriptoparalar konusundaki en iyi uzmanlardan biri olduğunu öğrendiğimde, bir Türk profesörün neden ülkemde yeterince tanınmadığına oldukça üzülmüştüm.

Emin Hoca ile ilk temasım, bugün tatlı bir tesadüf olarak değerlendirdiğim 21 Eylül 2019 tarihinde Twitter’da oldu. Bu tarihten tam bir sene sonra ise 21 Eylül 2020’de Avalanche mainneti başlatıldı. Peki, sizce bu bir yıllık süreçte hayatımda neler değişti?

Artık hemen hemen her gün yerli ve yabancı kaynaklardan Emin Hoca’yı ve Avalanche projesini takip etmeye başlamıştım. Hazırlık aşamasında takip etmeye başladığım bu projenin gelişimini daha yakından takip etmem gerekiyordu. Avalanche’ın meydan okuyan tarzı ve finans odaklı oluşu beni zaten cezbetmişti. Bir akşam, tamamen tesadüf eseri Emin Hoca’nın YouTube’da Avalanche projesi ile ilgili bir programı olduğunu öğrendim ve izlemeye karar verdim. Emin Hoca’yı kendi sesinden Türkçe olarak dinlediğim bu yayında, O’nun her söylediği sözün ve verdiği örneklerin ne kadar doğru olduğunu daha iyi anladım. Her şeyin dijitalleşmeye başladığı bir dünyada, finansal varlıkların neden dijitalleşmek zorunda olduğunu ve merkeziyetsiz bir ekonominin gerekliliğini daha iyi kavradım. Yayının sonunda Emin Hoca’nın Avalanche projesi ile ilgili olarak verdiği resmi ve Türkçe telegram kanal adresleri ise direk beni projeye ulaştırdı.

Avalanche Türkiye Topluluğunun bazı üyeleri (Mehmet TANYERİ’nin bir çalışması)

Avalanche Resmi Telegram kanalından sonra, kendi dilimle konuşabileceğim Avalanche Türkçe Telegram kanalına büyük bir heyecanla daldım. Pek çok kripto para kanalında görmeye alışık olmadığınız şekilde, teknik konuların konuşulduğu ve projeyle ilgili beklentilerin tartışıldığı bir ortam gördüm. Avalanche Türk topluluğunda ilk gözlemlediğim şey, bilgi birikimi yüksek insanların takip ettiği bir platform olmasıydı. Üstelik, kanalın son derece mütevazi, kibar ve yardımcı iki admini vardı: Sevgili Crypto Squanch ve Yusuf Emre… Herkesten bir şeyler öğrenebildiğim ve fikirlerimi rahatça paylaşabildiğim bir platform her gün beni daha çok içine çekiyordu.

Daha yoğun Avalanche’lı günler…

Avalanche’ın üstün yanlarından birisi de topluluk üyelerini ödüllendirmeyi sağladıkları, projenin yürütülmesine ve tanıtımına olumlu katkılar sağlayan Avalanche-X programı kapsamında yürütülen Avalanche Hub topluluk büyüme platformuydu. Avalanche Hub’a kayıt olduğumda, bazı arkadaşların o zamanlar benim için oldukça fazla olan puanlara ve rep değerlerine sahip olduğunu gördüğümde ilk düşündüğüm şey bu puanların ve rep değerlerinin inanılmaz olduğuydu. Çünkü, projeden haberdar erken bir destekçi kitlesi zaten kazanmaya başlamıştı. Avalanche Hub’ta üretmeye ve görevleri yapmaya karar verdim, ancak bunu doğru bir strateji ile yapmalıydım. Bazı görevleri başarıyordum, ancak bazı görevlerde istediğim puanları alamıyordum. Açıkçası bana ilham verecek birine ihtiyacım vardı. Aradığım ilhamı o zamanlarda hub sıralamasında ismini en üst sırada gördüğüm CryptoBiker lakaplı sevgili Giuseppe Frank’ta buldum. Onu takip etmeye ve yaptığı görevlerdeki detayları incelemeye başladım. Hatta, Ona sorduğum sorular da oldu ve içtenlikle cevapladı. Şimdi Avalanche Hub Telegram kanalında admin olarak görev yapıyor ve Avalanche topluluğundaki en iyi dostlarımdan biri. Teşekkürler, Giuseppe… Şu anda, Avalanche Hub sıralamasında ilk beşteyim ve oldukça fazla AVAX kazanmayı başardım.

Avalanche Hub aktivitesi için yaptığım bir çalışma

Testnetler döneminden mainnete kadar Avalanche Türk Topluluğunun harika yardımlaşmasına ve uyum içinde çalışmasına şahit oldum. Her biri birbirinden değerli arkadaşlar kazandım. Özellikle üç arkadaşın ismini vermek istiyorum: Muhammet Selim, Burcu hanım ve İsmail Bey… Sizler sayesinde projeye bakışım daha da derinlik kazandı. Çok teşekkürler arkadaşlar…

Görevlerin tamamlanmasında ve projeye verilen destek konusunda Avalanche Türk topluluğunun katkıları hep fazla oldu. Projeye ilgi duyan aramıza yeni katılan arkadaşların uyum sağlaması ve bilgilendirilmeleri konusunda hepimize görevler düşüyordu. Herkesin sahiplendiği bir projede daha aktif olmam gerekiyordu ve oldum da… Avalanche ile ilgili bilgi birikimimi topluluğa aktarmak için elimden ne geliyorsa yaptım. Ve sanırım başardım. Öyle ki, hala projeye benim yazılarımı okuyarak ilgi gösteren ve yatırım yapanlardan teşekkür mesajları alıyorum. Bu benim için gerçekten tarifsiz bir mutluluk… Yardımsever ve saygılı bir ortam oluşmasına katkı sağlayan Avalanche Türk Topluluğunun her bir üyesine çok teşekkürler…

Bu süreçte, bu uyumun sağlanmasında büyük özveri gösteren ve Türk topluluğunun yönetimdeki sesi, beklenti ve taleplerimizin destekçisi Crypto Squanch’a da çok teşekkürler… Ve tabi ki Türkçe telegram ve Avalanche Hub admini Yusuf Emre’ye de ayrıca teşekkürler…

Avalanche resmi kanalı admini Nicolas’ın da son derece esprili ve zeki bir insan olduğunu bahsetmeden geçmeyeceğim. O’da projeye farklı açılardan bakmamı sağlayan kişilerden biridir. Teşekkürler Nicolas Lemaitre

Avalanche’ın Telegram iletişim kanallarında ve Avalanche Hub’da görev alan adminlerle ilgili olarak en göze çarpan özellikleri son derece mütevazi ve adaletli insanlar olmaları. Avalanche Hub görevlerinde, herkes hak ettiği puan ne ise onu alır. Bundan emin olun! Avalanche Hub ve Avalanche telegram kanalları topluluk için dinamik kaynaklardır ve Ava Labs tarafından istihdam edilen müthiş takımın en büyük ilham kaynaklarından biridir.

Yeri gelmişken bu büyük projenin bir parçası olma gururunu yaşatan başta Emin Gün SİRER olmak üzere Ava Labs takımına çok özel teşekkürlerimle…

Halka açık satış günü yaklaşırken yaşananlar…

Birçok kripto para projesinde görmeyeceğiniz türden olaylara şahit olmanın tatlı heyecanından bahsetmeden olmaz. Uzun yıllar boyunca unutulmayacak bu önemli gelişmeler:

*Ava Labs takımı, topluluğun sesini duydu ve 20.000 AVAX’tan oluşan Validatör barajını 2000 AVAX’a indirdi. Böylece Denali Testnetine katılan herkes validatör olma şansını yakaladı.

*Halka açık satış fiyatları açıklandı, inanmayacaksınız ama birkaç ay önce özel satıştan AVAX alan zengin yatırımcılarla aynı fiyattan (0.5 $) AVAX alma şansı yakaladık.

*Avalanche topluluğunun satışa çıkarılan AVAX miktarının az olduğu eleştirisini yine takım duydu ve satışa çıkarılan AVAX miktarı arttırıldı. Böylece topluluk üyelerimizin çoğu AVAX sahibi olabildi.

*Ava Labs takımı halka açık satışta botlarla alım yapabilecek, ethereum gaz savaşlarına yol açabilecek manipulasyonları engellemek için halka açık satışı erteledi. Bir hafta sonra, alt yapısı Ava Labs tarafından kurgulanmış bir satış ağında AVAX alma imkanım oldu. Şimdiye kadar gördüğüm en iyi satış organizasyonu olduğunu özellikle belirtmek istiyorum.

Böylece, Ava Labs takımının topluluk dilek ve isteklerini gerçekleştirme iradesinde olduğunun net olarak altı çizilmiş oldu.

Avalanche neleri değiştirecek? Düşüncelerim…

Projenin içinde olduğum sürece, Emin Gün Sirer başta olmak üzere Ava Labs ekibinin de harika yönlerini ve son derece zeki üyelerini tanıma fırsatı buldum. Herkes, her şeyin en iyi şekilde olması için elinden gelen her şeyi yaptı.

Ava Labs, Emin Gün Sirer’in CEO’su olduğu blockchain alanında çalışan ve finans odaklı bir FinTech şirketi. Ekibin çekirdek ekibi her ne kadar Cornell kökenli akademisyenler olsa da, son derece geniş bir takıma sahip. Çok önemli işbirlikleri ile sürekli büyüyen ve Avalanche’ı doğru şekilde taşıyabilecek yol haritasına sahip mükemmel bir iş anlayışı ile yönetilen Ava Labs gelecekte adından çok daha fazla söz ettirecek.

Klasik ve Nakamoto konsensuslarından sonra geliştirilen çalışabilir ilk konsensus modeli Avalanche’dır. Finans için tasarlanan bir blockchainden beklentiler elbette büyük olmalı ve Avalanche bunun için çalışıyor. Staking mekanizması ve işlem ücretlerinin yakılması, kıtlık yaratmaya oldukça yardımcı yöntemler… Dolayısıyla, büyük çoğunluğu henüz yaratılmayan 360 milyon tokenin yıllar boyu sürecek arzına şahit olacağız. Bu, Avalanche veya AVAX’ın saklama değeri potansiyelini arttıracak bir durum. Toplam arz miktarına bağlı olarak fiyatın düşmesi gerektiğini savunanların AVAX kullanımının gelecekte yaygınlaşmasını da göz önüne almalarını öneriyorum.

Finansal varlıklar bir bütün olarak ele alındığında, merkezi veya geleneksel finans kurumlarındaki varlıkların kriptopara ekosistemindekilerden kat kat fazla olduğu ve paranın aracılar ile yönetildiği yadsınamaz bir gerçektir. Geleneksel finans kurumlarının bu yapısı zenginle fakir arasında inanılmaz bir uçurum yaratmaya hizmet etmektedir. Bu ekonomik model, dünya nüfusunun %95’inden daha zengin %5'lik bir kitlenin oluşumuna sebep olmuştur. Avalanche finansal aracılık yapısını kaldıracak ve insanların hizmetlere daha ucuz erişmesini sağlayacak çözümler geliştirerek, zenginliğin adaletli bir şekilde dağıtımına katkı sağlayacaktır. Siyasi krizlere veya başarılara odaklanan bir piyasa ekonomisi yerine, finansal başarıya odaklanan merkeziyetsiz bir ekonomi modelinin gelişiminde öncülük edecektir. Emin Hoca diyor ki, “Önümüzdeki 10 yıl içinde her şey dijitalleşecek”… Öyleyse herkesin hazır olması ve anlaması gereken bir kavram dijitalleşme, peki ya finansal dijitalleşme?

Önümüzdeki dönemde Avalanche adını sık sık duyacağımız muhtemel konular ise şunlar olacak:

-Avalanche blockchainine taşınan DeFi tokenleri

-Diğer blockchainlerle daha fazla etkileşim. Özellikle Ethereum blockchaini için Athereum denemelerinin başlatılması

-Güvenli ve gizli işlemlere olanak sağlayan yeni algoritmalar

-Devletlerin Merkez Bankaları ve küresel şirketler tarafından tercih edilecek SandBox ortamları ve bu konudaki iş anlaşmaları, avalanche tabanlı yeni ödeme şirketleri

-Özellikle merkezi finans kuruluşları tarafından tercih edilmesi muhtemel Frosty konsensüs protokolü, avalanche alt yapısını kullanan bankalar ve borsalar

Yani açıkçası Avalanche ile heyecan hiç bitmeyecek, bizi izlemeye devam edin!

Avalanche’ı geleceğe taşıyacak harika ağ altyapısı (Ava Labs resmi sayfadan Türkçe’ye çevrilmiştir)

“Every Time, We say goodbye (Her zaman elveda deriz)” — Ella Fitzgerald’ın ünlü şarkısı

Ayrıca bazı veda haberleri de duyacaksınız. Konuyla ilgili olarak Ella Fitzgerald’ın bu şarkısı geldi aklıma. Öyle görülüyor ki, önümüzdeki yıllar kriptopara ekosistemi için temizlenme yılları olacak ve bir çok kripto varlık ekosisteme veda etmek zorunda kalacak. Birçok ülke ve birçok borsa yapısal düzenlemelere gidecek. Buna en hazırlıklı koinlerden birinin Avalanche (AVAX) olduğunu bilmeniz yeterli!

Biz veda etmeyeceğiz… Her zaman ve her yerde Avalanche demeye devam edeceğiz. Avalanche’ı anlatırken filmlerden, romanlardan ve şarkılardan bağ kurabiliyorsanız Avalanche sizin için tatlı bir heyecan veya hobi olmuş demektir. Yani konuyla ilgili aktiviteler, haberler sizin için heyecan vericidir.

Bir AVAnger olduysanız, Avalanche ve Avax hayatınızdan bir parça olmuş demektir…

Avalanche’lı günlerde, sevgiyle kalın… Bol AVAX’lar dilerim :)

Zybk70 Ɐ

--

--